YDA Center Dumlupınar Bul.
A2 Blok K:6 D:200
Çankaya/Ankara
MEME HASTALIKLARI:
KENDİ KENDİNE MEME MUAYENESİ: Memedeki kitlelerin iyi huylu yada kötü huylu kitlelerin %80'i kadınların kendisi tarafından ya tesadüfen, ya da kendi kendine meme muayenesinde keşfedilmektedir. Bu yüzden her kadının kendi kendine meme muayenesini iyi bilmesi ve her ay uygulaması gerekir. Kendi kendine meme muayenesi ne demektir ve neden yapılmalıdır? Kendi kendine meme muayenesi, göğüslerde yumru, şişlik, kalınlaşma gibi, kanser belirtisi olabilecek değişiklikleri kişinin kendi başına kontrol etmesi demektir. Meme kanserinin erken evrelerde teşhis edilebilmesi sayesinde hastalıktan sağ kalabilme şansı çok daha yüksektir. Tüm meme kitlelerinin %80’i iyi huylu olmasına rağmen, kendi kendinize yapabileceğiniz düzenli bir meme muayenesi ile tehlikeli olabilecek değişiklikleri erken dönemde yakalayabilirsiniz. Kendi kendine meme muayenesi ne zaman yapılmalıdır? Göğüslerinizi ayda bir kere, adetinizin bitiminden 3 ila 5 gün sonra muayene etmelisiniz. Artık adet görmüyorsanız ve menopozdaysanız; meme muayenenizi her ayın aynı günü, örneğin ayın birinci günü veya sizin için hatırlanması kolay bir tarihte yapınız. Her muayenede, göğüslerinizin hatlarına ve kıvamına alışacak ve değişikliklere karşı daha uyanık olacaksınız.
Kendi kendine meme muayenesi nasıl yapılır? Meme muayenenizi yapabilmeniz için şu şekilde bir yol izlemenizde yarar vardır. Ayna karşısında: 1. İyi aydınlatılmış bir odada, yeteri kadar geniş bir aynanın önünde belden yukarınız çıplak olarak durunuz. Her iki göğsünüz eşit şekil ve büyüklükte değilse hemen korkmayınız; çünkü çoğu kadında böyledir. Kollarınız yanlarda serbest olarak dururken, göğüslerinizin büyüklüğünde, şeklinde, dokusunda veya cildinde herhangi bir farklılık olup olmadığına bakınız. Ciltte büzüşme, renk değşimi, gamze oluşumu veya hassas ve ağrılı bir bölge olup olmadığını araştırınız. Aynı şekilde meme başlarında herhangi bir renk değişimi, soyulma veya meme başının yönünde bir değişiklik olup olmadığını gözleyiniz. 2. Daha sonra, göğüslerinizin altındaki kasları sıkılaştırmak amacıyla, ellerinizi kalçalarınıza koyup sıkıca bastırınız. Her iki yana dönerek göğüslerinizin dış kısımlarını da gözleyiniz. 3. Bir sonraki aşamada, aynanın karşısında öne doğru eğiliniz. Omuz ve dirseklerinizi, göğüs kaslarınızı sıkılaştırmak amacıyla, öne doğru döndürünüz; göğüsleriniz öne doğru düşecektir. Bu esnada, göğüslerinizdeki, şekil ve dış hat değişikliklerini araştırınız. 4. Şimdi, ellerinizi başınızın arkasında birleştirip sıkıca kavrayınız ve öne doğru sıkıca itiniz. Her iki yana dönerek göğüslerinizin dış yüzlerini de kontrol ediniz. Göğüslerinizin alt yüzlerini de gözlemlemeyi unutmayınız. Bu bölgeyi görebilmek için göğüslerinizi elleriniz ile kaldırmanız gerekebilir. 5. Meme ucundan herhangi bir akıntı olup olmadığına bakınız. Bunun için işaret ve baş parmağınızı meme başının çevresindeki bölgeye yerleştiriniz ve meme başını bitişine doğru çekiniz; herhangibir akıntı olup olmadığını gözleyiniz. Bu işlemi diğer göğsünüz için de tekrarlayınız. Yıkanırken: 6. Şimdi sıra, memenin içindeki değişiklikleri hissetmeye geldi. Bu aşamada ellerinizi su veya sabun ile kayganlaştırmak yardımcı olabilir. Koltuk altınızda herhangi bir şişlik veya kalınlaşma olup olmadığını kontrol ediniz. Sol elinizi kalçanıza koyup, sağ eliniz ile sol koltuk altınızı muayene ediniz. Aynı işlemi karşı taraf için de tekrarlayınız. 7. Her iki tarafta, köprücük kemiğinizin üstünü ve altını muayene edin. 8. Bir elinizle göğsünüzü desteklerken, diğer sabunlu elinizle meme dokusunu hissedin. Göğsünüzü nazikçe bastırarak muayene etmek için parmaklarınızın düz kısımlarını kullanın. Bu muayeneyi yaparken sutyen alt sınırı ile köprücük kemiği arasında aşağı veya yukarı doğru, tüm göğüs yüzeyi tetkik edilinceye kadar, bir sıra takip edilmelidir. Aynı işlemi karşı taraf için de tekrarlayınız. Sırt üstü yatarak: 9. Daha sonra yatın ve sağ omuzunuzun altına küçük bir yastık veya katlanmış bir havlu yerleştirin. Sağ elinizi başınızın arkasına koyun. Tüm parmaklar birlikte ve düz olacak şekilde sol elinizi sağ göğsünüzün üst kısmına koyun. Burada muayeneyi kolaylaştırmak için biraz vücut losyonu kullanılabilir. 10. Göğüsünüzü bir saatin yüzü gibi düşünün. Saat 12’den başlayın ve saat 1’e doğru küçük dairesel hareketler ile ilerleyin. Tekrar 12’ye gelinceye kadar bütün yüzeyi aynı şekilde muayene edin. Bu esnada parmaklarınız düz dursun ve göğüs ile devamlı temas halinde olsun. Daire tamamlanınca, meme başına daha yakın, aynı şekilde saat yönünde daha küçük bir daireyi, bu defa meme başının etrafında tekrarlayın. Bu şekilde tüm göğüs yüzeyini tarayıncaya kadar devam edin. Koltuk altına doğru olan daha yukarı alanları da muayene ettiğinizden emin olun. 11. Parmaklarınızı düz olarak doğrudan meme başının üzerine yerleştirin ve çevresindeki herhangi bir değişiklik olup olmadığını hissedin. Meme başını nazikçe içeri doğru bastırın. Kolaylıkla harekte ediyor olmalıdır. 9,10 ve 11 numaralı basamakları diğer göğsünüz için tekrarlayınız.
Göğüste bir kitle tespit edilirse ne yapılmalıdır? Göğsünüzde herhangi yeni bir değişiklik meydana gelirse veya bu değişiklik adet gördükden sonra da devam ediyor ise doktorunuza başvurunuz. Doktor tarafından araştırılması gereken durumlar şunlardır: · Göğsünüzde, diğer alanlar ile karşlaştırınca farklı duran herhangi bir alan. · Bir adet siklusu boyunca geçmeyen, göğsünüzde veya koltuk altınızda şişlik veya sertlik. · Göğsünüzün şekil , boyut veya sınırlarında bir değişiklik. · Bezelye tanesi kadar küçük olabilecek bir kitle. · Göğüs derisinin bir alanında mermervari bir görünüm. · Göğüsde buruşukluk, gamze , yanık veya enflamasyon gibi duran değişik bir alan meydana gelmesi. · Göğüs ucundan kanlı veya berrak akıntı gelmesi. · Göğüs ucunun veya tamamının derisinin kırmızı görünmesi gibi durumlar doktor tarafından araştırması gerekir.
İYİ HUYLU (BENİGN, SELİM) MEME HASTALIKLARI VEYA BENİGN MEME TÜMÖRLERİNDE TANI VE TEDAVİ:
Benign (iyi huylu) meme kitleleri: -Fibrokistik değişiklikler, -Fibroadenom, -Meme kistleri, -Yağ nekrozu, En sık gözlenen benign meme hastalığı fibrokistik değişikliklerdir, 21 yaş altı grupta %10 sıklıkta, premenopozal (menopoz öncesi) dönemde ise daha sık görülür. En sık yakınma ağrı ve hassasiyet olup özellikle adetin 7 ve 14. günlerinde görülür. Ağrı nedeni genellikle süt bezlerindeki genişleme, iltihap ve ödemdir. Etiyolojisi(nedeni) bilinmez, hastalıktan ziyade artık normal bir değişiklik olarak kabul edilmektedir. Tedavisinde %70-90 OKS (doğum kontrol hapı) ile fayda sağlanmıştır. Asetaminofen, aspirin gibi ilaçların yararlı olabileceği düşünülmektedir. Metilksantin(çay, kahve, çikolata…içinde bulunur) tüketimi artışının hastalığın daha sık görülmesine neden olduğu düşünülmektedir. FİBROADENOM: 25 yaş altında en sık gözlenir, yavaş büyür. Ele gelme, büyüme psikolojik olarak hastayı etkileme durumunda eksizyonel biyopsi (kitlenin çıkarılması ile patolojik olarak değerlendirilmesi) tanı ve tedavi yoluna gidilir. Kanser nadiren eşlik eder. MEME KİSTLERİ: Genellikle pre-post menopozal kadınlarda görülür, fizik muayenede solid (katı) kitleden ayırt edilemez. Tanısı ultrasonografi eşliğinde kist aspirasyonu (boşaltımı) ile konulur. Kist aspirasyonu ile kaybolmazsa, 6 hafta içinde nüksederse, USG de komplike (düzensiz sınırlı-heterojen) kist olarak değerlendirilirse cerrahi yönteme başvurulur. YAĞ NEKROZU: Genellikle meme travması sonucu gözlenir, aynı zamanda meme biyopsisi enfeksiyon, meme cerrahisi, radyoterapi gibi nedenlerle de olabilir. Memenin her yerinde olabilmekle birlikte en sık meme ucu bölgesi çevresinde görülür, fizik muayene ve mamografide kanserden ayırımı güçtür. En sık deride kalınlaşma, çekinti yapan düzensiz kenarlı, sert, mobil (hareketli) olmayan ağrısız kitle şeklinde kendini gösterir, travma belirtisi varsa izlem yoluna gidilir. Travmaya ait net bir bulgu saptanamaz ise eksizyonel biyopsi (kitle çıkarımı) yoluna gidilir.
Tedavisi ameliyat, ışın tedavisi ,ilaç tedavisi ya da bunların kombinasyonu şeklindedir.
Gebelerde hastalık gebe olmayan hastalardaki gibi seyreder.Gebelik devam ederken tümörün tamamı çıkarılabilir. Işın ve ilaç tedavisi doğum sonuna ertelenir.
Düşük veya kürtajdan sonra memeden süt gelmesi:
Gebeliğin 10 haftasından büyük olduğu durumlarda düşük yapan kadınların göğüslerinden süt veya az miktarda sıvı gelebilir, bu normal bir durumdur. Genellikle bir hafta içinde kendiliğinden kesilir. Canlı gebeliklerin düşüklerinden sonra veya ölü gebelik nedeniyle olan düşük ve kürtajlardan sonra memeden süt gelmesi olabilir.